Yapılan fare çalışmasında kronik stresin endometriozis gelişimine neden olabileceği stresle ilişkili biyolojik belirteçlerin seviyelerinin endometrial dokularda, beyinde ve kan akımında arttığı gösterilmiştir.
Araştırmacılar stresin antidepresan kullanımına bağlı olarak endometriozis için değiştirilebilir bir risk faktörü olabileceğini bildirmişlerdir.
Sosyal psikojenik stres farelerde endometriozis gelişimine neden olur isimli çalışma Reproductive BioMedicine Online dergisinde yayınlanmıştır.
Araştırma farelerde stresin indüklediği tümör gelişiminden ve metastazdan sorumlu olarak bilinen hücre yüzey proteini olan, adrenerjik reseptör ? 2 (ADRB2) de, artış olduğunu göstermiştir.
Bu çalışmada araştırmacılar 33 virjin fare kullandılar ve 4 gruba ayırdılar. 9 u stres maruziyetinde, 8 i strese maruz kalmayan, 8 i kontrol grup ve 8 i plasebo grubunda yer aldılar.
Strese maruz kalan ve strese maruz kalmayan gruplar ilk olarak endometriozis nedeniyle cerrahi , plasebo grup endometriozis durumunu taklit etmek için yalancı bir cerrahi operasyon geçirdiler ve kontrol fareler hiç tedavi almadı.
Stres modeli sadece sosyal psikolojik strese karşı sosyal olmayan stres hakkında sonuca ulaşmak için kullanıldı. Strese maruz kalan gruptaki fareler cerrahiden sonraki ikinci günden itibaren üç erkek kediden birine iki hafta boyunca iki günde bir maruz kaldılar.
İki haftanın sonunda endometrial dokulardan ve hipokampustan (beyinde strese özellikle duyarlı olan bölge) örnekler alındı ve ADRB2 ve bilinen diğer stres indikatörleri için özel olarak boyandılar.
Sonuçlar, kronik stres altındaki farelerde daha düşük vücut ağırlığı ve kortizol (stres hormonu) plazma seviyelerinde artış olduğunu gösterdi ve stres biomarkerlarının önemli ölçüde daha yüksek olduğu gösterildi. Bu sonuçlar kronik stresin psikolojik olarak stimüle edildiğini ve endotelioma (tümör) veya diğer uyaranlardan kaynaklanmadığını göstermiştir.
İmmunhistokimyasal boyama ADRB2 de artış olduğunu ortaya çıkarmıştır, bu kuvvetle endometriozis gelişimiyle daha önce ilişkilendirilen mekanizma olan anjiogenezis ( kan damarlarının gelişimi) ve trombosit agregasyonuna işaret etmektedir.
Araştırmacılar endometrial anormalitesi olmayan 25 kontrol hastadan ve 21 gönüllü hastadan alınan insan ovaryen endometrioma örneklerini incelediler. ADRB2 de artış ve aynı zamanda boyut ve dismenore (ağrılı menstruasyon) şiddetinin büyük ölçüde ADRB2 ile lezyonel boyanma derecesi ile ilişkili olduğunu buldular.
Araştırmacılara göre, stres endometriozis için değiştirilebilir bir risk faktörü olabilir ve adrenerjik sinyal yolağının deaktivasyonu stresin artıcı etkisini önlemek için müdahalenin potansiyel hedefi olabilir.
Yazarlar, stresin endometriozis üzerindeki etkilerini azaltmak için yoğun ve kronik stres durumunda antidepresanların reçete edilebileceğini ileri sürmüşlerdir.
Kaynak Site: https://endometriosisnews.com/2017/01/09/endometriosis-development-accelerated-by-chronic-stress-in-mouse-study/
Çeviren: Dr. Işık Sözen
Osmanağa Mah. Osmancık Sok. Betül Han No:9 D:4 Kadıköy, İstanbul
Telefon: +90 532 515 69 99
Email: info@endometriozisdernegi.org